Miras
4 Neslin Hikayesi

Çağdaş Tarih
LAZZONI'nin Hikayesi
LAZZONI bir mobilya markasından çok daha fazlası. Nesillerdir devam eden hikâyesi, zanaatkarlık, özveri ve doğaya, zamana ve sanata derinden kök salmış bir mirasla şekilleniyor. Başlangıç, 1815 yılında Karadeniz kıyısındaki Artvin'in Macahel bölgesine dayanıyor.

1815:
Her Şeyin Başlangıcı
1815 yılında Artvin, Camili'deki cami çığ altında kaldı. Osmanlı Padişahı, Arhavi'nin usta marangozlarına camiyi yeniden inşa etmelerini emretti ve aralarında LAZZONI'nin ataları da vardı. Bugün Camili'nin girişindeki bir tabelada "Padişahın emriyle Arhavi'li usta marangozlar tarafından yaptırılmıştır" yazıyor. Bu, LAZZONI'nin devam eden ahşap işçiliği mirasının en eski yazılı izi.

1897:
Serender Formunda Ustalık
Aile mirasının bir parçası hâlâ güçlü bir şekilde ayakta: 1897'de LAZZONI'nin ikinci nesli tarafından inşa edilen bir serender. Markanın mirasının bu ilk örneği, geleneksel ahşap doğrama işçiliği ve ince detaylarla öne çıkıyor ve hatta bazıları onu Kyoto'nun ahşap evleriyle karşılaştırıyor. Tamamen çivi veya modern malzemeler kullanılmadan üretilen bu yapı, Arhavi'nin küçük bir köy olduğu ve ahşap işçiliğinin yalnızca LAZZONI'nin atalarının zanaatı olduğu bir dönemi yansıtıyor. Yıllar sonra, bu eşsiz yapı Arhavi'den Ankara'ya özenle taşındı ve şimdi LAZZONI'nin merkezinin kalbinde, geçmişi onurlandırarak geleceğe ilham veriyor.

1950'ler:
Şehrin Kalbinde
Nesiller geçti, ancak zanaat tutkusu devam etti. 1950'lerde, Hasan Usta'nın oğlu ve LAZZONI'nin üçüncü kuşak temsilcisi Osman Kababulut, 1960'ta açılan Üçüncü Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin inşasına yardımcı olmak üzere Ankara'ya davet edildi. Kardeşleri ve bir marangoz ekibiyle birlikte İkinci Meclis Binası'nı da restore etti.
Kentin büyüyen potansiyelini fark ederek Karadeniz'e dönmeyi tercih etmedi ve Ankara'nın mobilya sektörünün öncülerinden biri oldu.

1
Siteler ve Bulut Mutfak
Osman Kababulut'un ünü başkente hızla yayıldı. 1960'ların başında Başbakan, mobilya üretimi için organize sanayi bölgesi kurulmasını önerdi. Osman, bu vizyonun hayata geçirilmesinde kilit bir isim oldu ve Türkiye'nin ilk endüstriyel mobilya merkezlerinden biri olan Siteler'in kurulmasına yardımcı oldu.
1963 yılında, Türkiye'de modüler mutfak üreten ilk şirket olan Bulut Mutfak'ı kurdu. Almanya'dan modern makineler ithal etme kararı, yerel üretimde bir dönüm noktası oldu. Bulut Mutfak, herkesin bildiği bir isim haline geldi ve yıllarca Ankara'daki her üç evden birinde Bulut Mutfak olduğu söylendi.

2000:
LAZZONI'nin Doğuşu
Yeni bir yüzyılın gelişiyle birlikte yeni bir vizyon da geldi. Dördüncü nesil temsilcisi Yaşar Kababulut, geleneksel zanaatkarlığı modern tasarımla harmanlayarak aile mirasını yüceltmeye koyuldu. "Laz yapımı" anlamına gelen yerel bir ifadeden esinlenen ve İtalyan stiline bir gönderme yapan LAZZONI adını kurarak, markanın küresel tasarım ve Laz mirasının birleşimini yansıttı.
Ankara Akyurt'ta 25.000 metrekarelik modern bir üretim tesisi kurdu. LAZZONI, zanaatkarlığa dayanan, tasarım, sadelik ve yenilikçilikle hareket eden bir yaşam tarzı markasına dönüştü.

2009:
Dünyaya Bir Adım
2009 yılında, beşinci nesli temsil eden Efe ve Berke Kababulut kardeşler, aile markasını dünya sahnesine taşımak için harekete geçti. LAZZONI, New York, Chelsea'nin kalbinde açtığı mağazayla uluslararası alanda adından söz ettirdi. Bu hamle, markanın küresel tanınırlık yolculuğunda bir dönüm noktası oldu.
LAZZONI, bugün dünya çapında büyümeye ve varlığını her yere yaymaya devam ediyor. LAZZONI'nin hikâyesini ve ruhunu dünyayla paylaşmaya kararlıyız.

2015:
Mobilyadan Misafirperverliğe
Mobilya sektörünün ötesine geçen marka, İstanbul'da Haliç kıyısında yer alan LAZZONI Hotel'in açılışıyla konaklama dünyasına adım attı. Otel, LAZZONI'nin tasarıma, kaliteye ve rafine yaşama olan bağlılığını her ayrıntıda yansıtıyor.

2024:
LAZZONI Evi
LAZZONI House ile markanın mobilya tasarımındaki ustalığı mimarlık dünyasına da yansıdı. Ankara'da geliştirilen bu özgün yaşam konsepti, iç mekan uzmanlığını, zamansız tasarımı ve sürdürülebilir düşünceyi bir araya getirerek LAZZONI'nin yolculuğunda yeni bir sayfa açtı. Lazzoni imzalı daireler, başkentin en değerli projesi olarak sahneye çıktı.

Bugün ve Ötesi
LAZZONI bugün sadece bir marka değil. Bir aile, bir gelenek ve bir vizyon. Bir köy yapısının yeniden inşasıyla başlayan yolculuk, artık evlerde, şehirlerde ve ülkelerde devam ediyor. Değişmeyen tek şey ise işçiliğe, zarafete, kaliteye ve inovasyona olan bağlılık.
Ve hikaye henüz bitmedi. LAZZONI büyümeye devam ediyor, yeni evlerde, yeni hayatlarla yeni bölümler yaratıyor.
LAZZONI’nin hikayesi hala yazılıyor.